Keyif aldığım, hayran olduğum, sevdiğim Floransa.
Her köşesinden tarih ve sanat fışkıran, lakabı açık hava müzesi olan rönesansın beşiği ( yeniden doğuş) Floransa’da geziye ‘Piazza Duomo’ meydanından başlamak en güzeli.
600 yıl oya gibi işlenmiş kilise gezilmeye ve seyredilmeye değer. Uzaklaşmadan, karşısında bulunan 12. yüzyılda yapılmış olan vaftizhanenin en meşhur kapısı ‘doğu kapısı’ 15. yüzyılda yapılmış. Rakibi tarafından yapılmasına rağmen Michelangelo’nun hayran olup ‘Cennet Kapıları’ adını verdiği bronz ve altın kaplama olan doğu kapısı, karşısına geçip seyredilecek güzellikte bir eser.
Eserlerin pek çoğu korunmak amacıyla müzelerde sergilenmekte, cennet kapısı da dahil olmak üzere kopyaları orijinal yerlerinde bulunmaktadır.
Buradan Arno nehrine kadar yürümek ve yol üzerindeki eserleri incelemek çok keyifli. ‘Palazzo Vecchio’ girişinde mükemmel insan vücudunu temsil eden Davud’un (Michelangelo’nun eseri) kopyasını seyretmek çok güzel. Yol üzerinde olup ancak çok zamanınızı ayırmanızı gerektirecek Uffizi Galerisini (dünyanın en değerli galerisi diye de anılır) gezmek isterseniz, önceden otelinizden rezervasyon yaptırmanızı öneririm.
Acıkınca, özellikle paralel arka sokaklardaki sevimli, aile işletmesi olan restoranlara girip, nefis Toscana şaraplarıyla lezzeti ve sunuşu enfes İtalyan yemekleri yemeye doyum olmuyor.
Floransa’da, Leonardo da Vinci, Michelangelo, Giotto, Boticelli, v.s daha nice büyük sanatçının yaşadığı bu bereketli topraklarda gezerken o yıllarda rönesansın yaratılmasının nasıl zemin bulabildiğini düşünüp incelememek mümkün değil. 13.yüzyıl sonu ve 14.yüzyılda şehir, Medici Ailesi tarafından yönetilmiş. Aile, sanat gelişimini çok teşvik etmiş. Sanatın zengin ve asillerin tekelinde olmadığı anlaşılıyor. Eserlerin pek çoğu yapılan yarışmalar sonucu üretilip kurulan halk jürileri tarafından değerlendirilmiş.
Şehir halkı bir dönem rahip Grilemo’nun vaazlarından etkilenerek 4 yıl rahiplerin idaresine girmiş. Bu dönemde resimli kitaplar, tablolar yakılmış. Sonunda halk, sanat ve kültürdeki gerilemeyi ve renksizliği idrak edince rahipleri indirip Medici Ailesini tekrar başa getirmiş.
14-15.yüzyıllarda halkın kendi sanatçılarını değerlendirecek estetik ve sanat vizyonuna sahip olması, rönesansın gerilediğini görüp yönetimine ve şehrine sahip çıkacak bilinçte olması çok ama çok etkileyici değil mi?
Floransa’dan her ayrılışımda böyle bir tarihe sahip oldukları için ne kadar gururlansalar az diye düşünürüm.